Sonbahar geldi ve içimize tatlı bir hüzün oturdu. Hep böyle olur, sonbaharın güzelliği de budur belki. Önemli olan bu tatlı hüzün haliyle bir an evvel yüzleşip barışmak ve bundan tat almaktır. Aksi halde bir ömür boyu defalarca kez yüzleşeceğimiz bu sonbahar günleri gün geçtikçe biraz acı verecek. Bunun önüne geçmek ve sonbaharı keyifli kılmak için, içimizdeki melankolik hale derman olabilmek adına sizlere 5 kitaplık bir öneri listesi hazırladık. Hadi beraber bakalım…
- 1. Alejandro Zambra – Bonzai
Genç Latin Amerika Edebiyatının en parlak isimleri arasında sayılan Alejandro Zambra’nın ilk romanı Bonzai, kısa bir roman ile uzun etkiler yaratan eserler arasında yer alıyor. Bu kitabı tane tane anlatmak yerine size tanıtım bülteninden kısa bir parça verelim, kitap kendi kendini anlatsın: “Sonunda Emilia ölüyor, Julio ise ölmüyor. Gerisi edebiyat…”
Meraklısına dipnot: Eserin aynı zamanda bir sinema uyarlaması da bulunuyor. Cannes ödüllü bu filmi kitaba ulaşamayanlar için tavsiye edebiliriz.
- 2. Cemil Kavukçu – Bilinen Bir Sokakta Kaybolmak
Usta öykücü Cemil Kavukçu’nun harikulade gözlem gücü ile nakış nakış işlediği yalın anlatımlı, ustalıkla oluşturduğu dilini sevenler için bu kitabı önemle tavsiye edebiliriz. Üç bölümden ayrılan bu kitap, tanıdık insanlarla tanımadık mekanlarda yeniden buluşmayı vaat ediyor.
- 3. Teoman – Fasa Fiso
Müzisyenlik becerisiyle tanıdığımız Teoman’ın ilk kitabı olan Fasa Fiso, okuyuculara anılarda kaybolmayı ve müzisyenin iç dünyasını daha iyi anlamayı sağlamakla beraber kurgu dışı olmasına rağmen güçlü bir edebiyat ortaya koyuyor.
- 4. Peter Handke – Kalecinin Penaltı Anındaki Endişesi
Bu kitap hakkında çok fazla bir şey yazmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Kitabın bütün duygusunu, daha ismi ile bile çok güzel ifade edebiliyor.
- 5. Emrah Serbes – Erken Kaybedenler
Emrah Serbes’in ergenlik çağındaki gençlerin iç dünyasına girerek oldukça başarılı tespitleri ile ortaya çıkardığı öykü kitabı Erken Kaybedenler, gençliğini özleyenler için muhakkak edinilmesi gereken bir eser.
Kitaptan küçük bir alıntı: “Bağırdım, ‘Kainatta yapayalnızım!‘”